Sosyal Medya

Makale

‘Dolar Yeşili hâkim olacak’ dayatmasından bugüne

tarihinde yayınlandı.

Geçen Cumartesi sabahı, Fatih’te AKDAV isimli bir vakıfta, 150’yi aÅŸkın, hukukçu kardeÅŸlerle iki saate yakın bir sohbetimiz oldu. Dinleyicilerin yarıdan fazlası hanım kızlardı. Konu, ÅŸimdilerde OrtadoÄŸu denilen ve gönül coÄŸrafyamızın kalbi olan bölgede son bir asırdır yaÅŸanan entrika ve deÄŸiÅŸimler anlatılmaya çalışıldı. GeçmiÅŸ anlaşılmadan, bugün ve yarınların kurulması da tasavvur edilemezdi.

Hatırlayalım ki, 100 yıl önce Müslümanların elinde müstakil / bağımsız sadece iki devlet vardı; Osmanlı ve Ä°ran.. Ä°ran mâlum sebeplerle içine kapalıydı. Osmanlı ise sömürge durumunda olmayan diÄŸer bütün Müslüman coÄŸrafyalarının devletiydi. Ayrıca, sömürge durumunda olan coÄŸrafyalardaki yaÅŸayan Müslümanlar üzerinde de Osmanlı’nın nüfuzunu bilen Ä°ngiliz emperyalizmi, bu gücü kırmak için Hilafet kurumunu yıkmayı hedef edinmiÅŸti. Müslümanların baÅŸsız bırakılması gerekiyordu.

O şeytanî emel gerçekleştirildi ve bugün Müslümanların ekseriyet halinde ve zâhiren bağımsız yaşadıkları kabul edilen coğrafyalarda 55 -56 ülke var; ama başsızlık yüzünden, birlik oluşturamıyorlar; her birisi kendisine iğne battıkça sınırlı bölgesel refleksler verebiliyorlar ama beyinlerini, yüreklerini ve ellerini bir türlü birleştiremiyorlar.

Temenni edelim ki, çekilen acılar, bir yeni doğuşun sancıları olsun.

***

Sohbetin sonuna doÄŸru Bingöl Belediye BaÅŸkanı Yücel Barakazî Bey de katıldı ve özellikle Irak Kürdistanı’ndaki son geliÅŸmelere ve Türkiye’nin, o bölgeye açılan kapıları kapatmadığına- kapatmayacağına, Müslüman kürt halkını korumaktan el çekmeyeceÄŸine dair ilginç izahlarda bulundu. Bu arada, evvelki gün Barzanî’nin, ’referandum sonuçlarını dondurduÄŸunu’ vemerkezi yönetimle Irak Anayasası temelinde diyaloga geçmek istediÄŸi’ açıklaması da ilginç idi.

Umulur ki, bölgede büyük sıkıntılar meydana getireceği baştan belli olan o hatadan sonra, taraflar yeni yanlış adımlar atmazlar.

***

Aynı gün, öğleden sonra ise Birlik Vakfı’nın CaÄŸaloÄŸlu’ndaki binasında baÅŸka bir program vardı. BaÅŸta Kırgızistan olmak üzere Orta Asya Cumhuriyetleri’nde uzuuun yıllar Diyanet elemanı olarak bulunan Ä°lhami Demirci, oralarda çekilen sıkıntıları, F. Gülen Grubu'nun o coÄŸrafyalardaki Müslüman halkların heyecanlarını, Türkiye’nin itibarını da kullanarak nasıl istismar ettiÄŸini etraflıca anlattı.

Programın sonundaki özel sohbette ise Orta Asya Müslümanlarının, komünizmin çöküşü sonrasındaki gelişmeleri de kısaca hatırlandı.

Meselâ, CIA’in ünlü bir akıl hocası tarafından, CumhurbaÅŸkanı Turgut Özal’a 1992’lerde verilen bir rapor...

O raporda özetle deniliyordu ki, ‘Sovyetler BirliÄŸi’nin dağılması ve komünizmin iflâsıyla o geniiiÅŸ coÄŸrafyada bir ideolojik boÅŸluk oluÅŸtu. Bunu Türkiye doldurabilir. Size, Rusya’nın altını oyun demiyoruz. Ama o ideolojik boÅŸluÄŸu siz kültürel çalışmalarla doldurmalısınız.’

Kezâ, o dönemin USA Dış bakanı James Baker’ın, ‘Eskiden kızıl renge boyalı bu harita bundan sonra yeÅŸile boyanacak ama bu Ä°slam yeÅŸili deÄŸil, dolar yeÅŸili olacak..’ ÅŸeklindeki sözleri..

Hakezâ, F. Gülen’in, uluslararası bir oyun için devreye sürülmesi..

***

Müslüman halklar komünizmden kurtulduktan sonra kril alfabesinden de kurtulmak için dedelerinden kalan sandıklarda sakladıkları kurÅŸun harfleri çıkarıp, kendi lehçelerine göre arap harfleriyle dergiler çıkarmaya çalışıyorlardı. Ama kağıt bile bulamıyorlardı.

Tam o sırada, F. Gülen’in Zaman gazetesiTürkiye’deki latin alfabesine, bazı harfler ekleyip kazak, kırgız, özbek, türkmen, azeri türkçeleri vetacik farsçasıyla 18-20 bin tirajla yayınlanmaya baÅŸlandı. Gazete kağıdı sıkıntısı da söz konusu deÄŸildi.. Böylece, Müslüman halkların kendi öz kültürüne dönmesinin yolu kesilmiÅŸti.

F. Gülen, o günlerde 1993-94’lerde Ecevit’i evinde ziyaret ediyor ve o zaman medyada yer alan haberlere göre, Ecevit, hanımına seslenip, ‘RahÅŸaan; bak, biz içeriyle meÅŸgulken Fethullah bey Orta Asya’larda ne büyük hizmetler yapıyor’ diyordu.

***

Evet, ‘Dolar YeÅŸili’nin hâkim kılınması plansızca geliÅŸmemiÅŸ, 15 Temmuz’a da böyle gelinmiÅŸti.

kaynak: STAR

Henüz yorum yapılmamış.

* İşaretli tüm alanları doldurunuz.